Trafik Kazası Sebebiyle Açılacak Maddi-Manevi Tazminat Davaları
Teknolojik gelişmeler sonucu araç sayılarının artması ve şehirleşmenin doğal bir sonucu olarak trafik kazası sayısı da gün geçtikçe artmaktadır. Her ne kadar trafik kazası sebebiyle can ve mal kayıplarının yaşanmasını istemesek de kaçınılmaz olarak trafik kazaları gerçekleşmektedir. Trafik kazaları neticesinde birçok kişi; gerek aracında meydana gelen hasar, gerek vücudunda meydana gelen yaralanma sebebiyle mağdur olmaktadır. Trafik kazası neticesinde hayatını kaybeden kişilerin ise aileleri mağdur olmaktadır. Bu kişilerin mağduriyetlerini gidermek için bir takım hukuki yollara başvurması gerekmektedir. Bu yazımızda trafik kazası sebebiyle mağdur olan kişilerin tazminat taleplerinin karşılanması için başvurmaları gereken hukuki yolları değerlendireceğiz.
Trafik kazası sebebiyle açılacak maddi-manevi tazminat davalarında kazada kusuru bulunan sürücü ve kusurlu sürücünün sigorta-kasko şirketi davalı olarak gösterilmelidir. Sigorta şirketlerine karşı açılan maddi-manevi tazminat davalarında bu şirketlerinin tamamı kendilerini avukat ile temsil etmektedir. Yeterli hukuki bilgiye sahip olmadan açılacak tazminat davalarında usul ve esasa ilişkin hata yapılma ihtimali yüksektir. Bu durumda açılan davaların reddedilmesi sonucu mağdur kişilerin talepleri karşılanmadığı gibi bu ki kişiler yargılama gideri ödemek zorunda kalabilirler.
Önemle belirtmek gerekir ki hasar danışmanlığı, sigorta aracılığı gibi adlar altında faaliyet gösteren ve daha fazla tazminat alınacağı, yargılamanın daha kısa süreceği gibi çeşitli vaatlerde bulunan kişi ve şirketlerin dava açma yetkisi bulunmamaktadır. Bu kişilerin büyük çoğunluğu hukuki bilgiye dahi sahip değillerdir. Bu kişiler tarafından kandırılan birçok vatandaş ciddi mağduriyetler yaşamaktadır. Ülkemizde açılacak tazminat davalarında kişilerin kendilerini ancak bir avukat ile temsil etme hakkı bulunmaktadır. Bu sebeple dava açacak mağdurların mutlaka tazminat Hukuku’nda yeterli bilgiye sahip bir avukat ile kendilerini temsil etmesi gerekmektedir.
Kimler dava açabilir?
Bu konuda ikili bir ayrım yapmamız gerekir. Eğer trafik kazası mağduru hayattaysa bizzat kendisi maddi ve manevi tazminat davası açabilir. Ancak trafik kazası yapan kişi vefat etmişse bu durumda; vefat nedeniyle maddi veya manevi zarar gören ailesi, yakınları, nişanlısı, bakım ve desteği altında bulunan kişiler maddi ve manevi tazminat davası açma hakkına sahiptirler.
Trafik kazalarında dava açma süresi nedir?
6098 Sayılı Kanunun 72. Maddesi şöyledir:
Madde 72 – Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.
Kanunda belirtildiği üzere tazminatı gerektiren fiil bir suç oluşturuyorsa, daha uzun olması halinde bu suça ilişkin zamanaşımı uygulanacaktır. Diğer hallerde ise genel zamanaşımı; mağdurun uğradığı zararı ve failini öğrendiği tarihten itibaren 2 yıl, her halükarda ise kazanın meydana geldiği tarihten itibaren 10 yıldır.
Trafik kazaları sonucu kimlere karşı dava açılabilir?
Trafik Kazası sonucu maddi-manevi tazminat davasının kimlere karşı açılacağı, kazanın oluş şekline göre belirlenecektir. Buna göre kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunan sürücü, kusurlu sürücünün sigorta-kasko şirketi, araç şoför dışında birine aitse araç sahibi açılacak davada taraf gösterilmelidir.
Kazaya sebebiyet veren kusurlu aracın şoförüne karşı yolcular tazminat davası açabilir mi?
Araç sürücüsünün kusurlu davranışı sonucu meydana gelen kazalarda, yolcuların sürücüye karşı maddi-manevi tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. Burada belirttiğimiz yolcu-şoför ilişkisi, otobüs firması-yolcu şeklinde olabileceği gibi aile bireyleri arasında da olabilir. Yani ailesinden bir kişi ya da arkadaşı tarafından kullanılan araçta, şoförün hatası sebebiyle kaza geçiren kişinin şoföre karşı dava açma hakkı bulunmaktadır. Ancak aralarındaki bağ gereği kişilerin ailesine ya da arkadaşına karşı maddi-manevi tazminat davası açma ihtimali oldukça düşüktür. Peki böyle bir durumda sigorta şirketine karşı dava açılabilecek midir?
Böyle bir durumda sürücünün sigorta şirketine karşı maddi-manevi tazminat davası açılabilir. Rücu şartlarının olmaması kaydıyla kusurlu aracın sürücüsü tarafından herhangi bir ödeme yapılmadan meydana gelen zararın sigorta şirketi tarafından karşılanması sağlanabilir. Sigortanın türüne gore talep edilecek zarar da değişmektedir. Zira ihtiyari mesuliyet sigorta ile Zorunlu Mesuliyet sigortalarının kapsamları farklı olduğu gibi Zorunlu Ferdi Koltuk Sigortası da farklı zararları karşılamaktadır.
Zorunlu Mali sorumluluk sigortası, sigorta ettirenin, üçüncü kişilere verdiği onun karşılamak üzere oluşturulmuş bir sigorta türüdür dolayısıyla araçta bulunan kazaya sebebiyet veren şoför hariç yolcularda üçüncü kişi olacağından sigorta şirketine dava açabilirler.
Maddi ve Manevi Tazminat Kapsamı ve miktarı nasıl belirlenir
Trafik kazası sonucunda ölüm olayı gerçekleşmişse; Mirasçıları, ölenin desteğinden yoksun kaldıklarından destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin masraflarını talep edebileceği gibi, ölenin,ölümü nedeniyle duydukları elem, acı ve üzüntü nedeniyle manevi tazminatta talep edebilirler.
Yaralanma meydana geldiyse; Meydana gelen iş ve güç kaybı nedeniyle iş ve güçten yoksun kalınan gün boyunca, çalışamadığı ve kazançtan yoksun kaldığı için, çalışamayıp yoksun kaldığı kaybı, tedavi görmüşse tedavi masraflarını isteyebilecektir. Aynı şekilde manevi tazminat talebinde de bulunabilecektir.
Sakatlık oluştuysa; Kişi sakatlık oranına göre meydana gelecek iş ve güç kaybına göre zararını talep edebilecek, tedavi masraflarını isteyebilecek ve manevi tazminata hak kazanabilecektir. Ayrıca, araçlara veya eşyalara verilen zararların karşılanmasını istenebilecektir.
Tazminatın hesaplanmasında davacının ekonomik durumu ve uğramış olduğu zararların tam olarak tespiti çok önemlidir. Bu hesaplama sırasında hasarlar delilleriyle tam olarak ispat edilemez ise asgari ücret üzerinden zararın hesaplanması ve daha düşük tazminat miktarları söz konusu olacaktır. Özellikle manevi tazminat soyut bir kavram olduğundan kazazedenin uğramış olduğu zararların net ve çok iyi bir şekilde, delilleriyle birlikte ortaya konulması gerekmektedir. Bu hususta profesyonel avukatlardan yardım almanın önemi özellikle tazminatın miktarının doğru ve tatmin edici olması yönünden önemlidir.
Güvence hesabına karşı açılacak tazminat davaları
Zararın meydana geldiği kazaya karışan aracın Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortasının bulunmadığı yahut iflas v.s gibi nedenle ödeme yapamayacak durumda olduğu, kazaya karışan aracın tespit edilemediği gibi hallerde güvence hesabına karşı da dava açılabilir. Bu durumda dava sonucunda hükmedilecek tazminat miktarı, güvence hesabınca karşılanacaktır.
Yazar hakkında